Galatasaray Teknik Yöneticisi Okan Buruk, GS TV’ye gündemle alakalı açıklamalarda bulundu. 3 aylık süreci pahalandıran Buruk, Emre Kılınç ve Emre Akbaba’nın ayrılmak istediğini belirtti. Kadroda bu kadar değişimi bekleyip, beklemediğinin sorulması üzerine Okan Buruk, “Bu kadar değişim beklemiyorduk. Planlarımız içinde bu kadar büyük bir değişim yoktu” diye konuştu.
“AYRILMAK İSTEDİLER”
Son hafta epey büyük bir hareketlilik olduğuna vurgu yapan Buruk şu biçimde dedi: “Ayrılan Türk oyuncu arkadaşlarımız oldu. Hepsine teşekkür etmek istiyorum. Hepsi elinden geleni yaptılar. Ömer Bayram, Taylan Antalyalı, Oğulcan, Emre Kılınç ve Emre Akbaba ayrıldı. Emre Kılınç ve Akbaba takımdaydı, vakit zaman müddet alıyorlardı. Bize gelip ayrılmak istiyoruz diyen oyunculardı. Daha fazlaca mühlet almak ve oynamak istiyorlardı. Alacakları mühletin daha düşük olduğunu söylemiş olduler. Benim görüşüm kalıp, burada bizimle devam edip yeniden forma savaşı vermeleriydi. Bilhassa onların istekleri gidip daha fazla müddetle oynamaktı. Biz de onlara müsaade verdik” diye konuştu.
“OYUNCULAR HER HAFTA ÜSTÜNE KOYUYOR”
Icardi ve Mata için düzgün şeyler duyduklarını lisana getiren Buruk, santrfor bölgesinin kendileri için kıymetli olduğuna dikkat çekti. En az 3 santrfor olmasını istediklerini kaydeden Galatasaray Teknik Yöneticisi Buruk, “Ofansif manada bir daha Yusuf Demir üzere epeyce genç yeteneği takımımıza kattık. Milot, öndeki 4 konumu oynayabilen bir oyuncu. Kaleye direkt giden bir oyuncu. Santrfor oynadığı oyunlar da oldu. Bu 4 oyuncu rekabeti arttıracak. Stoperde de oyuncu almak istiyorduk. Daha genç, potansiyeli olan bir oyuncu istedik, orada da Ross’u seçtik. 2001 doğumlu, kendi grubunda 3 yıldır oynayan bir oyuncu. Transfer diğer bir şey. Yüzde 100 tutturamıyorsunuz. Ufak tefek yanılmalar olabiliyor. Biz yeni bir kadroyuz. Yeni oluşan bir kadroyuz. Oyuncuların her hafta üstüne koyduklarını net görüyoruz. Oyuncuların bir sabra muhtaçlığı var. İç saha maçlarımız için söylüyorum. Hoca da oyuncu da yanılgı yapabiliyor. Taraftarlarımızdan iç saha maçlarımızda kusur yaptığında oyuncularımızı alkışlayabilirsek, üstlere çekebileceğimizi düşünüyoruz. Bu oyuncuları daha epey desteklemek gerekiyor. Bizim en büyük teminatımız taraftarımız. Onların hissesi son maçta epeyce büyüktü. Bu beraberliği daha gerçek bir biçimde devam ettirebilirsek, inandığımız, hayal ettiğimiz şampiyonluk inşallah gelecektir” tabirlerini kullandı.
“HOCALARI ZORLAYAN ŞEY; 3 TÜRK KURALI”
“11’i oluşturmak güç olacak mı?” sorusuna sarı-kırmızılıların teknik yöneticisi, “Güzel bir zorluk. Bu sene bilhassa hocaları zorlayan şey; 3 Türk kuralı. İşimiz daha fazlaca zorlaşıyor. Oyuncu değişiklikleri de güç. Artık top bende. Bunun sorumluluğu da bende. Bu da epeyce açık olacak. O niçin oynadı, oynamadı diye. Çok sıkıntı kararlar olacak. Benim için ana şey her vakit en güzel kim, hak ediyorsa onlar devam edecek. Tam olarak performansını yakalamamış oyuncular da oluyor, sabır gösterdiğimiz oyuncular da oluyor. Bundan daha sonraki süreç kritik olacak. Puan kaybına hiç tahammülümüz yok. Bir an evvel 11’mizi oluşturacağız” diye yanıt verdi.
“KULÜP OLARAK HAKEMLERDEN BİRİNCİ 5 HAFTADA MEMNUN DEĞİLİZ”
Hakemlerle ilgili de değerlendirmede bulunan Buruk, “Geçen seniçin bu tıp şikayetler vardı. Bu sene Yeni TFF, yeni bir ortam, yeni idare konseyi var. Bedelli beşerler var. Yeni bir hava var. İnşallah beklentimiz daha yeterli olması. Bu maç bilhassa vakit geçirme üzerinde fazlaca fazla reaksiyon verdim. Hakemlerin vakit geçirme olayının da üzerine gitmesi gerekiyor. Oyun durdukça oyuncuların gücü gidiyor. Maçın hoşluğu gidiyor. Kulüp olarak birinci 5 haftada keyifli olmadığımızı ortaya koyuyoruz. Bilhassa son maçtaki idare. Ondan evvelki maçlarda 2-3 net konumda VAR’dan çağırılmaması. Bunu artık burada bırakacağız. Adil bir idare istiyorsunuz. Bize ekstra bir şey istemiyoruz. Maça odaklansınlar. Futbolcular nasıl hazırlanıyorsa onlar da o denli hazırlansın. VAR diye bir sistem var. Bunun üzerinden işin kolaylaştığını düşünüyorum. Bu sistem de kullanılamıyorsa o insanların yetersizliği ortaya çıkıyor. MHK bu devayı bulacaktır. İnşallah daha fazlaca hakem yetiştiririz” dedi.
“GOL YEMEMEK İÇİN DEĞİL, GOL ATMAK İÇİN OYNUYORUZ”
Forma adaletinin kıymetli olduğunu vurgulayan Okan Buruk, “Bunu azamî sevide yaşatmaya çalışacağız. Biraz daha takım kalitesi daha yükseldi. Biraz daha işimiz zorlaştı. Gol yememek için oynamıyoruz. Gol atmak için oynuyoruz. Önde oynuyoruz. Baskı yapan, topun bizde kaldığı bir oyun ortaya çıkartmaya çalışıyoruz. En epey topa sahip olan kadrolardan biriyiz. Tahminen en epey şut atan ekiplerden biriyiz lakin gol sayımız bu manada düşük. Sonlandırmada biraz ıstırap yaşıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“HEDEFİMİZ 2023 MAYIS AYINDA ŞAMPİYON OLMAK”
Bu sezonki maksatlarının şampiyon olduğunu söz eden Okan Buruk, “Galatasaray’ın 23. şampiyonluğu 2023’e denk geliyor. Tek amacımız bu. Bu yolda başladık. Çok uzun bir maraton. Her ekip kolaylıklar, zorluklar olacak. Uzun bir maraton. Birinci 5 haftalık imajında bütün grupların birbirine karşı zorlandıklarını görüyoruz. Kolay maç olmadığını görüyoruz. Son nasıl biteceği epey daha kıymetli. Galatasaray daima sona yaklaştığında her şeyi kazanmış bir ekiptir. Gayemiz bunu devam ettirip, 2023 mayıs ayında da şampiyon olmak” dedi.
“AYRILMAK İSTEDİLER”
Son hafta epey büyük bir hareketlilik olduğuna vurgu yapan Buruk şu biçimde dedi: “Ayrılan Türk oyuncu arkadaşlarımız oldu. Hepsine teşekkür etmek istiyorum. Hepsi elinden geleni yaptılar. Ömer Bayram, Taylan Antalyalı, Oğulcan, Emre Kılınç ve Emre Akbaba ayrıldı. Emre Kılınç ve Akbaba takımdaydı, vakit zaman müddet alıyorlardı. Bize gelip ayrılmak istiyoruz diyen oyunculardı. Daha fazlaca mühlet almak ve oynamak istiyorlardı. Alacakları mühletin daha düşük olduğunu söylemiş olduler. Benim görüşüm kalıp, burada bizimle devam edip yeniden forma savaşı vermeleriydi. Bilhassa onların istekleri gidip daha fazla müddetle oynamaktı. Biz de onlara müsaade verdik” diye konuştu.
“OYUNCULAR HER HAFTA ÜSTÜNE KOYUYOR”
Icardi ve Mata için düzgün şeyler duyduklarını lisana getiren Buruk, santrfor bölgesinin kendileri için kıymetli olduğuna dikkat çekti. En az 3 santrfor olmasını istediklerini kaydeden Galatasaray Teknik Yöneticisi Buruk, “Ofansif manada bir daha Yusuf Demir üzere epeyce genç yeteneği takımımıza kattık. Milot, öndeki 4 konumu oynayabilen bir oyuncu. Kaleye direkt giden bir oyuncu. Santrfor oynadığı oyunlar da oldu. Bu 4 oyuncu rekabeti arttıracak. Stoperde de oyuncu almak istiyorduk. Daha genç, potansiyeli olan bir oyuncu istedik, orada da Ross’u seçtik. 2001 doğumlu, kendi grubunda 3 yıldır oynayan bir oyuncu. Transfer diğer bir şey. Yüzde 100 tutturamıyorsunuz. Ufak tefek yanılmalar olabiliyor. Biz yeni bir kadroyuz. Yeni oluşan bir kadroyuz. Oyuncuların her hafta üstüne koyduklarını net görüyoruz. Oyuncuların bir sabra muhtaçlığı var. İç saha maçlarımız için söylüyorum. Hoca da oyuncu da yanılgı yapabiliyor. Taraftarlarımızdan iç saha maçlarımızda kusur yaptığında oyuncularımızı alkışlayabilirsek, üstlere çekebileceğimizi düşünüyoruz. Bu oyuncuları daha epey desteklemek gerekiyor. Bizim en büyük teminatımız taraftarımız. Onların hissesi son maçta epeyce büyüktü. Bu beraberliği daha gerçek bir biçimde devam ettirebilirsek, inandığımız, hayal ettiğimiz şampiyonluk inşallah gelecektir” tabirlerini kullandı.
“HOCALARI ZORLAYAN ŞEY; 3 TÜRK KURALI”
“11’i oluşturmak güç olacak mı?” sorusuna sarı-kırmızılıların teknik yöneticisi, “Güzel bir zorluk. Bu sene bilhassa hocaları zorlayan şey; 3 Türk kuralı. İşimiz daha fazlaca zorlaşıyor. Oyuncu değişiklikleri de güç. Artık top bende. Bunun sorumluluğu da bende. Bu da epeyce açık olacak. O niçin oynadı, oynamadı diye. Çok sıkıntı kararlar olacak. Benim için ana şey her vakit en güzel kim, hak ediyorsa onlar devam edecek. Tam olarak performansını yakalamamış oyuncular da oluyor, sabır gösterdiğimiz oyuncular da oluyor. Bundan daha sonraki süreç kritik olacak. Puan kaybına hiç tahammülümüz yok. Bir an evvel 11’mizi oluşturacağız” diye yanıt verdi.
“KULÜP OLARAK HAKEMLERDEN BİRİNCİ 5 HAFTADA MEMNUN DEĞİLİZ”
Hakemlerle ilgili de değerlendirmede bulunan Buruk, “Geçen seniçin bu tıp şikayetler vardı. Bu sene Yeni TFF, yeni bir ortam, yeni idare konseyi var. Bedelli beşerler var. Yeni bir hava var. İnşallah beklentimiz daha yeterli olması. Bu maç bilhassa vakit geçirme üzerinde fazlaca fazla reaksiyon verdim. Hakemlerin vakit geçirme olayının da üzerine gitmesi gerekiyor. Oyun durdukça oyuncuların gücü gidiyor. Maçın hoşluğu gidiyor. Kulüp olarak birinci 5 haftada keyifli olmadığımızı ortaya koyuyoruz. Bilhassa son maçtaki idare. Ondan evvelki maçlarda 2-3 net konumda VAR’dan çağırılmaması. Bunu artık burada bırakacağız. Adil bir idare istiyorsunuz. Bize ekstra bir şey istemiyoruz. Maça odaklansınlar. Futbolcular nasıl hazırlanıyorsa onlar da o denli hazırlansın. VAR diye bir sistem var. Bunun üzerinden işin kolaylaştığını düşünüyorum. Bu sistem de kullanılamıyorsa o insanların yetersizliği ortaya çıkıyor. MHK bu devayı bulacaktır. İnşallah daha fazlaca hakem yetiştiririz” dedi.
“GOL YEMEMEK İÇİN DEĞİL, GOL ATMAK İÇİN OYNUYORUZ”
Forma adaletinin kıymetli olduğunu vurgulayan Okan Buruk, “Bunu azamî sevide yaşatmaya çalışacağız. Biraz daha takım kalitesi daha yükseldi. Biraz daha işimiz zorlaştı. Gol yememek için oynamıyoruz. Gol atmak için oynuyoruz. Önde oynuyoruz. Baskı yapan, topun bizde kaldığı bir oyun ortaya çıkartmaya çalışıyoruz. En epey topa sahip olan kadrolardan biriyiz. Tahminen en epey şut atan ekiplerden biriyiz lakin gol sayımız bu manada düşük. Sonlandırmada biraz ıstırap yaşıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
“HEDEFİMİZ 2023 MAYIS AYINDA ŞAMPİYON OLMAK”
Bu sezonki maksatlarının şampiyon olduğunu söz eden Okan Buruk, “Galatasaray’ın 23. şampiyonluğu 2023’e denk geliyor. Tek amacımız bu. Bu yolda başladık. Çok uzun bir maraton. Her ekip kolaylıklar, zorluklar olacak. Uzun bir maraton. Birinci 5 haftalık imajında bütün grupların birbirine karşı zorlandıklarını görüyoruz. Kolay maç olmadığını görüyoruz. Son nasıl biteceği epey daha kıymetli. Galatasaray daima sona yaklaştığında her şeyi kazanmış bir ekiptir. Gayemiz bunu devam ettirip, 2023 mayıs ayında da şampiyon olmak” dedi.