Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ailesi ve kendisiyle ilgili açıklamaları niçiniyle açtığı davada karar çıktı.
İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davada Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, reddi hakim talebinde bulundu.
Çelik bu talebini şöyleki deklare etti:
“Mahkeme yargıcının objektif davranmayacağı, bilakis verilecek sonucun zihninde oluşturulmuş olduğu hukuksuz olarak belge kapsamında dahi uygun düşmeyecek biçimde kıymetlendirme yapma yönetimine sahip olduğu, daha evvelki oturumda yetkilendirilmiş olduğumuz avukatın ısrarlı taleplerine karşın kanıtların toplanması gereğine işaret eden beyanları kabahat sürece değerine duruşma tutanağına geçirmekten kaçındığınız, keyfi davranış sergilediğiniz, avukat ile polemiğe girdiğiniz, öncesinden hazırlamış olduğunuz orta sonucu kes kopyala yapıştır yolu ile duruşma tutanağına aktardığınız, ötürüsıyla duruşmanın seyrine ait verileni gerçek dışı bir biçimde tutanağa aktarmakla misyonu berbata kullanma ve evrakta sahtecilik kabahatini işlediğiniz belirlendiğinden, bu özelde HSK’ya şikayet edildiğiniz ve ötürüsıyla ortada hasımlığın oluştuğu anlaşıldığından ve yenidenla verilecek sonucun zihninizde hukuksuz bir biçimde oluşturulmuş olması tarafsız olmayacağınız özelinde tarafımızda oluşan inanç niçinleriyle sizi reddediyoruz.”
Ancak Çelik’in bu talebi reddedildi. Çelik davaya ait yaptığı savunmada, şunları kaydetti:
“Bu davada genel liderimiz, Erdoğan’ın yurt haricinde bulunan servetinin Türkiye’ye getirilmesi gerektiğine yönelik haklı olgular çerçevesinde tenkitler yapılmıştır, bu eleştirel değerlendirmede hakaret kapsamında görülebilecek tek bir kelam ve yakıştırma bulunmamaktadır.
Bu eleştirel değerlendirmede hakaret kapsamında değerlendirilebilecek tek kelam ve yakıştırma bulunmamaktadır. Totaliter, hukukun uygulanma mümkünlüğünün bulunmadığı ülkelerde dava konusu yapılabilecek bu biçimdesi kelamların dava konusu yapılmış olması ve Türk yargısında siyasi baskılarla vakit zaman hukuksuz karar verilmesi dahi bu gerçekliği değiştirmeyecektir.
Sayın Erdoğan’ın milyarlarca liralık servetinin bulunduğu konusunda kamuoyunda da tam bir inanç bulunmaktadır. 17-25 Aralık süreçlerinde kamuoyuna yansıyan milyarlarca liranın sıfırlanmasına yönelik telefon görüşme kayıtları dahi bu değerlendirmeyi bütünüyle ispatlar niteliktedir.”
Hakimi eleştirdi
Çelik, Kılıçdaroğlu’nun kelamlarını hakaret cürmünü oluşturmadığını kaydederek, “Ne var ki mahkeme hakimi eliyle hukuksuzlukla karşı karşıya kalacağımızı ve davanın kabulü üzerinden kıymetlendirme yapılacağının duruşma tutanağına yazdırarak Türk yargı tarihinde karşı karşıya kalınmış olan hukuksuzluklar ve yargıçların yapmış oldukları keyfilik ve kabahat kapsamlı davranışları yazılı olarak tarihin önüne konulması kapsamında tarafımızdan not düşülmüştür.” dedi.
Toplam 100 bin lira
Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vererek, Kılıçdaroğlu’nun yasal faizi ile bir arada Erdoğan’a 50 bin lira, Erdoğan’ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan’a 10 bin lira, bir öbür oğlu Necmeddin Bilal Erdoğan’a 10 bin lira, kızı Esra Albayrak’a 10 bin lira, Sümeyye Erdoğan’a 10 bin lira, Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan’a 10 bin lira olmak üzere toplamda 100 bin lira manevi tazminat vermesine hükmetti.
Çelik’ten tepki
sonucu toplumsal medya hesabından duyuran avukat Çelik, şunları belirtti:
“Erdoğan ve yakınları tarafınca Genel Lider aleyhine açılan davada bugün; kabahat işleyen, kanıtlarımızı toplamayan, şikayet ettiğimiz biçimde davadan ısrarla çekilmeyen, ret prosedürünü uygulamayan kelamda Hakim tarafınca toplamda 100 bin lira aleyhe tazminata hükmedildi! Lakin kelamımız söz! Öbür davalarda olduğu üzere bu davayı da sonuçta biz kazanacağız. Bu karar elbette daha sonraki yargı süreçlerinde bozulup lehimize dönecek. Fakat hiç kimse kabahat işleyenlerden hesap sorulmasına mahzur olamayacak!” (ANKA)
İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki davada Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, reddi hakim talebinde bulundu.
Çelik bu talebini şöyleki deklare etti:
“Mahkeme yargıcının objektif davranmayacağı, bilakis verilecek sonucun zihninde oluşturulmuş olduğu hukuksuz olarak belge kapsamında dahi uygun düşmeyecek biçimde kıymetlendirme yapma yönetimine sahip olduğu, daha evvelki oturumda yetkilendirilmiş olduğumuz avukatın ısrarlı taleplerine karşın kanıtların toplanması gereğine işaret eden beyanları kabahat sürece değerine duruşma tutanağına geçirmekten kaçındığınız, keyfi davranış sergilediğiniz, avukat ile polemiğe girdiğiniz, öncesinden hazırlamış olduğunuz orta sonucu kes kopyala yapıştır yolu ile duruşma tutanağına aktardığınız, ötürüsıyla duruşmanın seyrine ait verileni gerçek dışı bir biçimde tutanağa aktarmakla misyonu berbata kullanma ve evrakta sahtecilik kabahatini işlediğiniz belirlendiğinden, bu özelde HSK’ya şikayet edildiğiniz ve ötürüsıyla ortada hasımlığın oluştuğu anlaşıldığından ve yenidenla verilecek sonucun zihninizde hukuksuz bir biçimde oluşturulmuş olması tarafsız olmayacağınız özelinde tarafımızda oluşan inanç niçinleriyle sizi reddediyoruz.”
Ancak Çelik’in bu talebi reddedildi. Çelik davaya ait yaptığı savunmada, şunları kaydetti:
“Bu davada genel liderimiz, Erdoğan’ın yurt haricinde bulunan servetinin Türkiye’ye getirilmesi gerektiğine yönelik haklı olgular çerçevesinde tenkitler yapılmıştır, bu eleştirel değerlendirmede hakaret kapsamında görülebilecek tek bir kelam ve yakıştırma bulunmamaktadır.
Bu eleştirel değerlendirmede hakaret kapsamında değerlendirilebilecek tek kelam ve yakıştırma bulunmamaktadır. Totaliter, hukukun uygulanma mümkünlüğünün bulunmadığı ülkelerde dava konusu yapılabilecek bu biçimdesi kelamların dava konusu yapılmış olması ve Türk yargısında siyasi baskılarla vakit zaman hukuksuz karar verilmesi dahi bu gerçekliği değiştirmeyecektir.
Sayın Erdoğan’ın milyarlarca liralık servetinin bulunduğu konusunda kamuoyunda da tam bir inanç bulunmaktadır. 17-25 Aralık süreçlerinde kamuoyuna yansıyan milyarlarca liranın sıfırlanmasına yönelik telefon görüşme kayıtları dahi bu değerlendirmeyi bütünüyle ispatlar niteliktedir.”
Hakimi eleştirdi
Çelik, Kılıçdaroğlu’nun kelamlarını hakaret cürmünü oluşturmadığını kaydederek, “Ne var ki mahkeme hakimi eliyle hukuksuzlukla karşı karşıya kalacağımızı ve davanın kabulü üzerinden kıymetlendirme yapılacağının duruşma tutanağına yazdırarak Türk yargı tarihinde karşı karşıya kalınmış olan hukuksuzluklar ve yargıçların yapmış oldukları keyfilik ve kabahat kapsamlı davranışları yazılı olarak tarihin önüne konulması kapsamında tarafımızdan not düşülmüştür.” dedi.
Toplam 100 bin lira
Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vererek, Kılıçdaroğlu’nun yasal faizi ile bir arada Erdoğan’a 50 bin lira, Erdoğan’ın oğlu Ahmet Burak Erdoğan’a 10 bin lira, bir öbür oğlu Necmeddin Bilal Erdoğan’a 10 bin lira, kızı Esra Albayrak’a 10 bin lira, Sümeyye Erdoğan’a 10 bin lira, Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan’a 10 bin lira olmak üzere toplamda 100 bin lira manevi tazminat vermesine hükmetti.
Çelik’ten tepki
sonucu toplumsal medya hesabından duyuran avukat Çelik, şunları belirtti:
“Erdoğan ve yakınları tarafınca Genel Lider aleyhine açılan davada bugün; kabahat işleyen, kanıtlarımızı toplamayan, şikayet ettiğimiz biçimde davadan ısrarla çekilmeyen, ret prosedürünü uygulamayan kelamda Hakim tarafınca toplamda 100 bin lira aleyhe tazminata hükmedildi! Lakin kelamımız söz! Öbür davalarda olduğu üzere bu davayı da sonuçta biz kazanacağız. Bu karar elbette daha sonraki yargı süreçlerinde bozulup lehimize dönecek. Fakat hiç kimse kabahat işleyenlerden hesap sorulmasına mahzur olamayacak!” (ANKA)