CHP Tabiat Haklarından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Ali Öztunç, Resmi Gazete’de yayınlanan “Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına Ait Adap ve Asıllara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğe” reaksiyon gösterdi.
Öztunç yaptığı açıklamada, bakanlığın sit alanlarında elektrik çizgilerine, barajlara ve hatta güç santrallerine müsaade verdiğini belirtti. Bu alanlarda hayvancılık, balıkçılık, bitki yetiştiriciliği üzere bir epeyce faaliyetin sit alanlarında yapılabilir hale getirildiğini tabir etti.
Öztunç açıklamasında şunları söylemiş oldu:
“Zeytinlikleri talan etme yönetmeliğinin akabinde doğal sit alanlarına gözleri diktiler. Zeytinlikleri talan edecekler, doğal sit alanlarını da peşkeş çekecekler. Doğal sit alanlarında tarihimiz, turizm var, kıyılarımız var. Gözlerini para hırsı bürümüş, her şeyi para için yapıyorlar. Giderayak millete, devlete ilişkin ne var ise hiç düşünmeden yandaşlarına, ‘beşli çeteye’ peşkeş çekmeye çalışıyorlar. Ukrayna ile Rusya içindeki savaşı mazeret ediyorlar, güçte dışa bağımlılığı mazeret ederek, birikimlerimizi, kıyılarımızı, sit alanlarımızı, en değerlimiz olan zeytini talan peşindeler. Buna müsaade vermeyeceğiz. Akıllarını başlarına toplasınlar. Bu memleket, bu devlet hepimizin. AK Parti ‘beşli çeteye’ peşkeş çekmek için bu tıp operasyonlara son versin.”
“Ekonomik krizden çıkış planı doğayı yandaşa satmak”
Öztunç, ayrıyeten yaptığı yazılı açıklamada ise şunları kaydetti:
“Dün zeytinlikleri verdiler artık de sıra doğal sit alanlarına sıra geldi. Saray iktidarının ekonomik krizden çıkış için yeni planı muhakkak ki tüm doğayı yandaşa satmak. Doğal sit alanında bir güç santraline ya da entegre tesise niye ve nasıl müsaade verirsiniz? Sit alanları bizim tarihimiz. Tarihimizi, hayatımızı parayla satmak istiyorlar. İktidarın gözünü para hırsı bürümüş. Bilhassa birinci derece sit alanlarında, yani kesin korunacak alanlarda, kesin yapılaşma yasağı vardır. İstisnaya bile yer yoktur.
Bakanlık buralarda bile ‘Balıkçılık yapılabilir, atık su, içme suyu, doğal gaz ve elektrik çizgileri inşa edilebilir’ demiş. Daha da ötesi ikincil ve üçüncül muhafaza alanlarında ise güç santrallerine, iskelelere, tarım ve hayvancılık maksatlı entegre tesislere müsaade veriliyor. İsmi üzerinde burası bir doğal sit alanı. Bunlara müsaade vermek için ülkede güç santrali ya da balıkçılık yapacak öteki bir yer kalmamış olmalı. Bu alanların birincil önceliği korunmasıdır. Bir sit alanına güç santrali inşa etmeye müsaade vermek nasıl bir anlayıştır? Etraf Bakanı doğal güzelliklerimizi yağmalatmak istiyor herbiçimde. Bu yapılanların öbür bir emeli olamaz.”
“Değil etraf muhafaza prensipleri, yargı kararları bile tanınmıyor”
Öztunç, yönetmelikte geçtiğimiz yıl da değişiklik yapıldığını ve bu değişiklikler hakkında davanın sürdüğünü anımsattı ve kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“AKP iktidarının bu yönetmelikle hengamesi biliyoruz ki yıllardır sürüyor. Doğal sit alanlarıyla olan kaygıları bir türlü bitmedi. Evvel Bakanlık aldığı prensip kararlarıyla Yönetmeliğe karşıt olan faaliyetleri uygulamak istedi. daha sonra yetmedi, doğal sit alanlarının muhafaza prensiplerini Yönetmelikte baştan aşağı değiştirdi. 16 Mart 2020 tarihinde yapılan değişikliklerin iptali için açılan davada Danıştay birtakım unsurlarının yürütmesini durdurmuştu. Davada iptal sonucu beklenirken ve halihazırda yürütmeyi durdurma sonucu bulunmasına karşın Bakanlık yeniden tıpkı şeyleri bugün yönetmeliğe koymuş. Mahkeme demiş ki bu faaliyetler hukuka alışılmamış, yönetmelikten çıkması lazım. Lakin Bakanlık ısrarla Yönetmeliğe geri koymuş. İktidarın sit alanlarımız üzerinden para kazanmak için devam eden bu ısrarı inanılır üzere değil. Değil etraf muhafaza prensipleri, yargı sonucu bile tanınmıyor.” (ANKA)
Öztunç yaptığı açıklamada, bakanlığın sit alanlarında elektrik çizgilerine, barajlara ve hatta güç santrallerine müsaade verdiğini belirtti. Bu alanlarda hayvancılık, balıkçılık, bitki yetiştiriciliği üzere bir epeyce faaliyetin sit alanlarında yapılabilir hale getirildiğini tabir etti.
Öztunç açıklamasında şunları söylemiş oldu:
“Zeytinlikleri talan etme yönetmeliğinin akabinde doğal sit alanlarına gözleri diktiler. Zeytinlikleri talan edecekler, doğal sit alanlarını da peşkeş çekecekler. Doğal sit alanlarında tarihimiz, turizm var, kıyılarımız var. Gözlerini para hırsı bürümüş, her şeyi para için yapıyorlar. Giderayak millete, devlete ilişkin ne var ise hiç düşünmeden yandaşlarına, ‘beşli çeteye’ peşkeş çekmeye çalışıyorlar. Ukrayna ile Rusya içindeki savaşı mazeret ediyorlar, güçte dışa bağımlılığı mazeret ederek, birikimlerimizi, kıyılarımızı, sit alanlarımızı, en değerlimiz olan zeytini talan peşindeler. Buna müsaade vermeyeceğiz. Akıllarını başlarına toplasınlar. Bu memleket, bu devlet hepimizin. AK Parti ‘beşli çeteye’ peşkeş çekmek için bu tıp operasyonlara son versin.”
“Ekonomik krizden çıkış planı doğayı yandaşa satmak”
Öztunç, ayrıyeten yaptığı yazılı açıklamada ise şunları kaydetti:
“Dün zeytinlikleri verdiler artık de sıra doğal sit alanlarına sıra geldi. Saray iktidarının ekonomik krizden çıkış için yeni planı muhakkak ki tüm doğayı yandaşa satmak. Doğal sit alanında bir güç santraline ya da entegre tesise niye ve nasıl müsaade verirsiniz? Sit alanları bizim tarihimiz. Tarihimizi, hayatımızı parayla satmak istiyorlar. İktidarın gözünü para hırsı bürümüş. Bilhassa birinci derece sit alanlarında, yani kesin korunacak alanlarda, kesin yapılaşma yasağı vardır. İstisnaya bile yer yoktur.
Bakanlık buralarda bile ‘Balıkçılık yapılabilir, atık su, içme suyu, doğal gaz ve elektrik çizgileri inşa edilebilir’ demiş. Daha da ötesi ikincil ve üçüncül muhafaza alanlarında ise güç santrallerine, iskelelere, tarım ve hayvancılık maksatlı entegre tesislere müsaade veriliyor. İsmi üzerinde burası bir doğal sit alanı. Bunlara müsaade vermek için ülkede güç santrali ya da balıkçılık yapacak öteki bir yer kalmamış olmalı. Bu alanların birincil önceliği korunmasıdır. Bir sit alanına güç santrali inşa etmeye müsaade vermek nasıl bir anlayıştır? Etraf Bakanı doğal güzelliklerimizi yağmalatmak istiyor herbiçimde. Bu yapılanların öbür bir emeli olamaz.”
“Değil etraf muhafaza prensipleri, yargı kararları bile tanınmıyor”
Öztunç, yönetmelikte geçtiğimiz yıl da değişiklik yapıldığını ve bu değişiklikler hakkında davanın sürdüğünü anımsattı ve kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“AKP iktidarının bu yönetmelikle hengamesi biliyoruz ki yıllardır sürüyor. Doğal sit alanlarıyla olan kaygıları bir türlü bitmedi. Evvel Bakanlık aldığı prensip kararlarıyla Yönetmeliğe karşıt olan faaliyetleri uygulamak istedi. daha sonra yetmedi, doğal sit alanlarının muhafaza prensiplerini Yönetmelikte baştan aşağı değiştirdi. 16 Mart 2020 tarihinde yapılan değişikliklerin iptali için açılan davada Danıştay birtakım unsurlarının yürütmesini durdurmuştu. Davada iptal sonucu beklenirken ve halihazırda yürütmeyi durdurma sonucu bulunmasına karşın Bakanlık yeniden tıpkı şeyleri bugün yönetmeliğe koymuş. Mahkeme demiş ki bu faaliyetler hukuka alışılmamış, yönetmelikten çıkması lazım. Lakin Bakanlık ısrarla Yönetmeliğe geri koymuş. İktidarın sit alanlarımız üzerinden para kazanmak için devam eden bu ısrarı inanılır üzere değil. Değil etraf muhafaza prensipleri, yargı sonucu bile tanınmıyor.” (ANKA)