Yayman, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, DÜZGÜN Parti Genel Lideri Meral Akşener’i, “Kendilerine uygun bir seçim tarihi arıyorlar” istikametindeki açıklamaları niçiniyle kınadığını söylemiş oldu.
Akşener’e, “Sizin adayınız belirli mi?” sorusunu yönelten Yayman, “Bugün TBMM seçim sonucu alsa, altılı masanın daha adayı ortada yok. Siz daha aday belirlememişken, masada koltuk pazarlığında sonsuz tartışmalar yürütülürken, insan sormadan edemiyor, Allah aşkına bu neyin başıdır, neyin aklını yaşıyorsunuz?” diye konuştu.
Altılı masanın, adaylarını, yıpranmasından korktuğu için açıklamadığını lisana getiren Yayman, “21 yıldır iktidarda olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yıpranmıyor ancak siz açıklayacağınız adayın yıpranmasından korkuyorsunuz” sözlerini kullandı.
Yayman, altılı masada hengamenin devam ettiğini ve ayaklarının çatırdadığını savunarak, DEVA Partisi Kurumsal Bağlantı ve Tanıtım Lideri Sanem Oktar’ın açıklamalarını aktardı.
DEVA Partisi sözcülerinin açıklamalarını ibretle izlediklerini lisana getiren Yayman, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Anayasa’dan Türk sözünü çıkartacaklarını söylüyorlar. Sanem Oktar sen kimsin ki Anayasa’dan bu ifadeyi çıkartıyorsun? Biz insanların kimliğiyle, inancıyla, niyetiyle ilgilenmeyiz hürmet duyarız. Ancak sizin kimliğiniz, niyetiniz farklı olabilir. Bu nasıl bir hadsizliktir? Bu nasıl kendini bilmezliktir ki siz Anayasa’dan Türklük sözünün çıkartılmasını istiyorsunuz? Kim ismine konuşuyorsun? Bu yetkiyi kimden aldınız? Oyunuz yüzde 1 bile değil. Lakin çıkmışsınız, Türkiye hakkında racon kesiyorsunuz. bu biçimde bir siyasi seviyesizliği, hadsizliği hiç görmemiştik. Sağ olsun altılı masa bunu da Türkiye’ye yaşattı.”
Yayman, yalnızca kendisinin değil, bütün milletin, ÂLÂ Parti ve CHP’nin bu açıklamalar karşısındaki tavrını merak ettiğini, milletin bu tartışmaları ibretle izlediğini kaydetti.
Altılı masanın kendilerine bir cumhurbaşkanı değil noter aradığını ileri süren Yayman, “Altılı masa kendilerine bir kukla cumhurbaşkanı adayı arıyor. Bunu kabul etmek, onaylamak mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanını altılı masa değil, aziz milletimiz seçecek. Bir topal ördek arıyorlar. Türkiye bunu hak etmiyor. Bir vekalet sistemi üzerinden Türkiye’yi yönetmek istiyorlar, milletimiz asla buna müsaade etmeyecek, onay vermeyecektir” tabirlerini kullandı.
“Orduya kelam söylemek senin haddine değil”
Yayman, CHP’nin her gün adım adım HDP’lileştiğini, HDP seçmeninin oyunu almak için taviz üstüne taviz verdiğini savundu.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, TSK’ye yönelik açıklamalarını aktaran Yayman, “Sayın Kılıçdaroğlu çıkmış, Peygamber ocağı dediğimiz TSK’ye laf ediyor. Sen kimsin ki TSK’ye, kahraman Mehmetçiğe laf ediyorsun. Sen bir kaset kumpasıyla genel lider olmuş ve Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğuna oturmuş bir bireysin. Bu nasıl bir cüret? Bu nasıl bir anlamsızlık? TSK senin şamar oğlanın değildir. Bu orduya kelam söylemek senin haddine değildir” formunda konuştu.
Yayman, muhalefet partilerinin daima erken seçim istediğini fakat artık farklı bir tavır sergileyerek sessiz kalmalarının ibretlik bir durum olduğunu belirterek, kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Bir milletvekili, Hatay’ın bir evladı ve ömrünü demokrasi gayretine adayan biri olarak isterim ki seçimler 14 Mayıs’ta yapılsın. Zira 14 Mayıs’ın sembolik bir değeri vardır. 14 Mayıs 1950 tarihi Türkiye’de ‘Yeter kelam milletindir’ diyen Demokrat Parti’nin iktidara geldiği tarihin ismidir. 27 yıllık tek parti iktidarına karşı, CHP’nin sultasına, diktasına karşı Anadolu ihtilalinin ismi 14 Mayıs’tır. Türk demokrasi tarihinde sembolik manası büyük olan 14 Mayıs tarihi, benim kanaatimce seçimler için en uygun tarihlerden bir adedidir.”
Akşener’e, “Sizin adayınız belirli mi?” sorusunu yönelten Yayman, “Bugün TBMM seçim sonucu alsa, altılı masanın daha adayı ortada yok. Siz daha aday belirlememişken, masada koltuk pazarlığında sonsuz tartışmalar yürütülürken, insan sormadan edemiyor, Allah aşkına bu neyin başıdır, neyin aklını yaşıyorsunuz?” diye konuştu.
Altılı masanın, adaylarını, yıpranmasından korktuğu için açıklamadığını lisana getiren Yayman, “21 yıldır iktidarda olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yıpranmıyor ancak siz açıklayacağınız adayın yıpranmasından korkuyorsunuz” sözlerini kullandı.
Yayman, altılı masada hengamenin devam ettiğini ve ayaklarının çatırdadığını savunarak, DEVA Partisi Kurumsal Bağlantı ve Tanıtım Lideri Sanem Oktar’ın açıklamalarını aktardı.
DEVA Partisi sözcülerinin açıklamalarını ibretle izlediklerini lisana getiren Yayman, kelamlarını şu biçimde sürdürdü:
“Anayasa’dan Türk sözünü çıkartacaklarını söylüyorlar. Sanem Oktar sen kimsin ki Anayasa’dan bu ifadeyi çıkartıyorsun? Biz insanların kimliğiyle, inancıyla, niyetiyle ilgilenmeyiz hürmet duyarız. Ancak sizin kimliğiniz, niyetiniz farklı olabilir. Bu nasıl bir hadsizliktir? Bu nasıl kendini bilmezliktir ki siz Anayasa’dan Türklük sözünün çıkartılmasını istiyorsunuz? Kim ismine konuşuyorsun? Bu yetkiyi kimden aldınız? Oyunuz yüzde 1 bile değil. Lakin çıkmışsınız, Türkiye hakkında racon kesiyorsunuz. bu biçimde bir siyasi seviyesizliği, hadsizliği hiç görmemiştik. Sağ olsun altılı masa bunu da Türkiye’ye yaşattı.”
Yayman, yalnızca kendisinin değil, bütün milletin, ÂLÂ Parti ve CHP’nin bu açıklamalar karşısındaki tavrını merak ettiğini, milletin bu tartışmaları ibretle izlediğini kaydetti.
Altılı masanın kendilerine bir cumhurbaşkanı değil noter aradığını ileri süren Yayman, “Altılı masa kendilerine bir kukla cumhurbaşkanı adayı arıyor. Bunu kabul etmek, onaylamak mümkün değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanını altılı masa değil, aziz milletimiz seçecek. Bir topal ördek arıyorlar. Türkiye bunu hak etmiyor. Bir vekalet sistemi üzerinden Türkiye’yi yönetmek istiyorlar, milletimiz asla buna müsaade etmeyecek, onay vermeyecektir” tabirlerini kullandı.
“Orduya kelam söylemek senin haddine değil”
Yayman, CHP’nin her gün adım adım HDP’lileştiğini, HDP seçmeninin oyunu almak için taviz üstüne taviz verdiğini savundu.
CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, TSK’ye yönelik açıklamalarını aktaran Yayman, “Sayın Kılıçdaroğlu çıkmış, Peygamber ocağı dediğimiz TSK’ye laf ediyor. Sen kimsin ki TSK’ye, kahraman Mehmetçiğe laf ediyorsun. Sen bir kaset kumpasıyla genel lider olmuş ve Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğuna oturmuş bir bireysin. Bu nasıl bir cüret? Bu nasıl bir anlamsızlık? TSK senin şamar oğlanın değildir. Bu orduya kelam söylemek senin haddine değildir” formunda konuştu.
Yayman, muhalefet partilerinin daima erken seçim istediğini fakat artık farklı bir tavır sergileyerek sessiz kalmalarının ibretlik bir durum olduğunu belirterek, kelamlarını şöyleki tamamladı:
“Bir milletvekili, Hatay’ın bir evladı ve ömrünü demokrasi gayretine adayan biri olarak isterim ki seçimler 14 Mayıs’ta yapılsın. Zira 14 Mayıs’ın sembolik bir değeri vardır. 14 Mayıs 1950 tarihi Türkiye’de ‘Yeter kelam milletindir’ diyen Demokrat Parti’nin iktidara geldiği tarihin ismidir. 27 yıllık tek parti iktidarına karşı, CHP’nin sultasına, diktasına karşı Anadolu ihtilalinin ismi 14 Mayıs’tır. Türk demokrasi tarihinde sembolik manası büyük olan 14 Mayıs tarihi, benim kanaatimce seçimler için en uygun tarihlerden bir adedidir.”